function goClicked() { $('#yunero').empty().append(' loading ...'); youTubeURL=$('#youTubeUrl').val(); loadYunero(); }

25 Ekim 2017 Çarşamba

BAŞLANGIÇ KİTAP YORUMU: 


ARKA KAPAK YAZISI: 

Kim olursan ol, neye inanırsan inan, Çok yakında her şey değişecek... Genç adam, aniden üç büyük dinin temsilcilerine döndü. "Şaşırtıcı bulacağınızı tahmin ettiğim bilimsel bir buluşum sebebiyle bugün buradayım. İnsanlık deneyimimizin en temel iki sorusuna cevap bulma ümidi ile yıllardır peşinden koşuyordum. Bu bilginin tüm inananları derinden etkileyeceğine inanıyorum. Nasıl desem, 'yıkıcı' diye tanımlanabilecek bir değişikliğe sebep olabilir. Birazdan görecekleriniz, dünyayla paylaşmayı umduğum sunumun kaba bir kesiti. Fakat bunu yapmadan önce dünyanın en etkili din adamlarına danışmak, en çok etkilenecek kişilerce nasıl algılanacağını öğrenmek istedim." Piskopos, haham ve ulema birbirlerine baktılar, sıkılmış görünüyorlardı. Piskopos, "İlginç bir girizgâh Bay Kirsch. Bize gösterecekleriniz dünya dinlerinin temelini sarsacakmış gibi konuşuyorsunuz," dedi. Genç adam kutsal metinlerin saklandığı bu eski mahzende etrafına baktı. Temellerini sarsmayacak, yıkacak, diye düşündü. Din adamları üç gün içinde bu sunumu bir etkinlikle insanlara duyuracağını bilmiyorlardı. Bunu yaptığında tüm insanlar, dini öğretilerin gerçekten de ortak bir noktası bulunduğunu anlayacaklardı: Hepsinin tümden yanlış olduğunu... Nereden geldik? Nereye gidiyoruz? İnsanoğlunun var olduğu günden beri cevabını bulmaya çalıştığı bu temel soruya cevap bulma iddiasındaki bir fütüristin tam da keşfini açıklayacağı gece her şey trajik bir biçimde karanlığa gömülür. Eski öğrencisinin sunumuna davetli olan Simgebilim Profesörü Robert Langdon söz konusu keşfi öğrencisinin anısına dünyaya duyurmaya karar verir. Ancak, kendisini bekleyen şifrelerden, acı sürprizlerden ve ölümcül fanatiklerden habersizdir...

YAZAR: DAN BROWN

ÇEVİREN: PETEK DEMİR İNCEK

YAYINEVİ: ALTIN KİTAPLAR

SAYFA SAYISI: 535

YORUM:  Herkese merhabalar. Bu gün size Dan Brown'ın yeni kitabı Başlangıcı anlatmaya  çalışacağım. Ben bu kitabı sanırım bir sene falan bekledim. Dan Brown ilk açıklamayı yaptığında çok heyecanlanmıştım. Kitap çıkar  çıkmaz almak istedim fakat bazı sebeplerden biraz gecikti. Olsun sonunda aldım. Okuma sürecimde yaklaşık on, on iki gün sürdü. Okuldan bir türlü fırsat bulut bitirememiştim. Biraz geçte olsa yorumu sonunda sizlerle paylaşacağım. Hadi yoruma geçelim. 

Bilim insanı olan Kirsch çok önemli bir buluş yaptığı ideası ile dört büyük dinin temsilcisiyle görüşür. Bu görüşmenin ardından iki din adamı ölür. Kirsch sunumunu yapmak için çok güvenlikli bir yer seçmiştir burası Guggenheim müzesidir. Bu müzede yapılacak olan sunuma davetli olan Robert Longdon heyecanlı bir biçimde buraya gelmiştir. Hem heyecanlı hemde biraz gururludur çünkü Kirsch, Robert Longdon'ın eski öğrencisi hemde arkadaşıdır. Sunum başlamadan Longdon'a bir kulaklık verilir ve kulaklığın ucunda bir rehber olduğu söylenir. Müzeyi gezerken bu rehber Longdon'a  yol gösterecek ve müzedeki sanat eserlerini anlatacaktır. Bu rehberin adı Winston. Winston her şeyi bilen ve insan duygularını en başarılı biçimde taklit edebilen bir bilgisayardır fakat bunu Longdon epeyce bir süre öğrenemiyor. Sunuma tam başlamışken Kirsch bir kurşunla aniden öldürülür. Cinayet işlendikten sonra  Robert ve Guggenheim müze müdürü olan Bayan Ambra, Kirsch'un telefonunu alırlar ve Wistonla iletişime geçip bu işi çözemeye çalışırlar. Kirsch ölmeden önce bir aksilik olursa diye yapacağı sunumu bir yere kaydetmiş ve şifrelemiştir. Robert ve Ambra  bu şifreyi Winston'ında yardımıyla bulmak ve sunumu tüm dünyaya izletmek için büyük bir maceraya atılırlar.  Ölen iki din görevlisi vardır. Bunlar Kirsch'un görüştüğü üç din adamından ikisidir. Diğeri İspanya kralına bağlı bir Piskopos dur. Bu piskopostan daha önce bir tehdit mesajı almış olan Kirsch bunu ölmeden önce Robert ile de paylaşır. Diğer iki din adamının ölmesi ve tehtit mesajları birleştiğinde bu suikastten sorumlu olarak görülen tek isim Piskopos olur. 

Dan Brown her kitabında yaptığı gibi burada da din ve bilimi karşılaştırmıştır. Dinin ve Bilimin sonsuz savaşına değinmediği bir kitabı yok sanırım. Bu biraz klasik geldi bana . Bir parantez açıp sunuda eklemek isterim. Yazarımızın tüm kitapları bir kalıp içinde Robert Longdon, kurbanın bir yakını ( Bu kişi kesinlikle kadın olmalı). Yazar bu kalıptan çıkamamıştır. Bu beni rahatsız etti. Tüm Robert Longdon maceraları aynı kalıba oturtulduğundan biraz sıkıcı olabiliyor. Hele ki benim gibi her kitabını okuduysanız. 

Bu macera sürecinde İspanyayı karış karış geziyoruz.  Ben bu kitabı çok sevdim fakat dinler hakkında daha ayrıntılı felsefik düşünceler bekliyordum. 
Beni tatmin etmeyen tek şey bu oldu. Kirsch'un bulduğu şey sonunda sizi tatmin ediyor. Yanı içi boş olan bir idea üzerine kurulu değil. Kitabın sonunda bir tez sunuluyor tabı bunun ne denli doğru olduğunu bilmiyoruz ama romana güzel yedirilmiş. Dan Brown gerçekten çok iyi araştırmacı ve bu kitabı da oldukça güzel. Hayranlarına şimdiden iyi okumalar . 



PAUN: 4.7

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder