ARKA KAPAK YAZISI:
Sabahın erken saatlerinde, kışın dondurucu soğuğuna rağmen toplanan kalabalığı tüyler ürpertici bir cinayet sahnesi beklemektedir. Manastırın kana bulanmış avlusunda biri ölü, diğeri ölümle pençeleşen iki rahibe yatmaktadır.
Dedektifler nereden kaynaklandığı anlaşılamayan bu vahşetin nedenini araştırırken, Maura Isles otopsi sırasında ortaya beklenmedik bir şey çıkarır: Yirmi yaşındaki rahibe Camille katledilmeden hemen önce doğum yapmıştır.
Bu yeni gelişme, soruşturmanın çehresini değiştirmeye başlamışken, bir kadının daha benzer şekilde öldürüldüğünün haberi gelir. Bununla birlikte vakaya dahil olan FBI, bütün bunların arkasının gelmesinden endişe etmektedir.
Bu korkunç cinayetlerin, kökleri çok eskiye uzanan sırları gözler önüne serilirken, uzun zamandır toprağın altında yatan gerçekler bütün çıplaklıklarıyla ortaya çıkmaya başlar. Katilin peşindeki bu amansız takip ilerledikçe, Isles ve Rizzoli hem birbirleriyle hem de kendi geçmişleriyle hesaplaşmak zorundadırlar.
YAZAR: Tess GERRITSEN
ÇEVİREN: Elif SEZGİNCİ
YAYINEVİ: MARTI YAYINLARI
SAYFA SAYISI: 400
YORUM: Günahkar benim Tess Gerritsenın okuduğum ilk kitabı.Kitap tıbbı gerilim türünde birazda içinde aşk barındıran bol heyecanlı bol aksiyonlu bir roman. Kitap Hindistan'da olan bir olayla başlıyor. Kısa bir giriş yapılsa da orada anlatılan olay her şeyin başlangıcı niteliğinde. Kitap bittiğinde dönüp giriş bölümünü tekrar okuma isteği oluştu bende o yüzden giriş bölümünü çok dikkatli okumanızı tavsiye ederim ben öylesine okuyup geçmiştim önemini kitabı bitirince anladım :)
Baş karakterlerimiz Maura Isles ve Janie Rizzoli. Bana göre ikisi de birbirinden güçlü akıllı kadınlar. Maura ölüm kraliçesi lakabı takılan, ölülere çok büyük bir soğuk kanlılıkla otopsi yapan ve bu özelliğiyle etrafındakileri hayrete düşüren güzel bir doktor. Janie ise kendini dışarıya yenilmez kırılmaz gösteren hayatı boyunca hep güçlü olsa da bazı olaylar karşısında her insanın yaşaya bileceği çöküşleri yaşayan dik başlı bir dedektif.
Bir kilisede iki rahibe çok acımasızca katlediliyor ve bunun üzerine olay yerine Isles ve Rizollli ikilisi cinayet mahalline inceleme yapmak için olay yerine gidiyor. Kurbanlardan birisi oldukça yaşlı Rahibe Ursula ve diğeri ise daha yirmi yaşında olan Rahibe Camille. Çok büyük işkencelere maruz kalan rahibelerden ,rahibe Ursula o işkencelere rağmen hayatta kalıyor ve hastaneye kaldırıyor fakat Rahibe Camille o zalimce darbelere yenik düşüyor ve olay anında hayatını kaybediyor. İşin garip yanı ise Maura'nın yaptığı otopside Camille'nin daha yeni doğum yapmış olduğunun ortaya çıkması. Herkes özellikle diğer rahibeler bu duruma inanamasa Cammile 20 yaşında ölümünden çok az bir süre önce doğum yapan bir rahibeydi. Maura ve Jaine önce bebeğin sonrada bebeğin babasının peşine düştüğü sırada bir cinayet daha işleniyor ve fare kadın dedikleri kurbanı çok ama çok kötü bir durumda elleri ayakları olmadan yüzü soyulmuş ve farelerin karınlarnın doyurma çabalarına maruz kalmış şekilde buluyorlar.
Yapılan otopsilerde bir çok sır ortaya çıkıyor ve cesetlerin sırrı ortak bir olayda birleşiyor. Bütün bu olaylar olurken Maura ve Jane kendi özel hayatlarında yaşadıkları olaylarla başa çıkmaya çalışıyorlar. Mauranın eski kocası üç yıl aradan sonra tamda bu olaylar yaşanmaya başladığı sırada Maura yı arıyor ve birden onun hayatına dahil olmaya çalışıyor. Janie is hiç beklemediği bir şey yaşıyor ve onunla yüzleşmek zorunda kalıyor.
Benim yorumuma gelecek olursak;
Kitabın içeriği hakkında oldukça çok bilgi vermeye çalıştım çünkü ben bu kitabı okumak istediğimde Hiç bir yerde ayrıntılı bir yorum bulamadım.Kitap çok güzel olmasına rağmen bu kitap hakkında pekte yorum yapan olmamış. bu kitabı okumak isteyenlere bir fikir olması açısından bu kadar ayrıntılı yazdım ilgili olanların sıkılmadan okuyacağından eminim. Kitap çok akıcı oldukça heyecan vericiydi. Yazarın dili,olaylar, olayların çözülmesi ve ilerleyişi hepsi çok güzeldi her şey tadında olmuş ben okurken çok keyif aldım severek okudum. Herkese tavsiye ediyorum şimdiden iyi okumalar dilerim :)
PUANIM:4,5