KUŞTİMUR KAHVEHANESİ KİTAP YORUMU:
ARKA KAPAK: Yirminci yüzyılın ortalarında, Kahire’nin kalburüstü semtlerinden Abbasiye’de birlikte büyüyen beş arkadaş ve dostluklarına yıllar boyu tanıklık eden, vazgeçilmez buluşma yerleri olan kahvehane. Geçip giden zamanın anılarıyla ve etraflarını saran, sürekli gelişen bir kentin renkleriyle bezeli bir masal.
Büyük değişimler yaşayan Mısır toplumunda, arkadaşlardan her birinin kendi yolunda akan hayatları, bu kahvehanede sığınılacak güvenli bir liman bulur. Doğuştan iş adamı olan Sadık, babasının arzusunun aksine doktorluğu seçmeyip edebiyat yollarında yürüyen Tahir, zevk insanı Hamada, eylem adamı İsmail ve geri planda kalan beşinci arkadaş: anlatıcı. Kahvehane buluşma yerleri olsa da aralarındaki bağlar onun ötesine uzanır. Aşkları, evlilikleri, boşanmaları, çocukları, torunları ve kariyerleriyle bu beş arkadaşın birbirinden farklı hayatları, bütün olanlara rağmen değişmeyen bu kahvehanede birleşir. İkinci Dünya Savaşı’ndaki bombardımanlardan 23 Temmuz 1952 darbesine, Özgür Subaylar hareketinden Batı’ya açılan Mısır ekonomisinin 1980’lerde geçirdiği çalkantılara kadar çağdaş Mısır’ın tarihini belirleyen pek çok siyasi ve tarihi olay, Necip Mahfuz’un usta kaleminde kimi başarılarla dolu, kimisi hüsranla yoğrulu bu yaşamların arka planına dönüşüyor.Necib Mahfuz’un ölümünden önce tamamladığı son roman olan Kuştimur Kahvehanesi, temelleri çocuklukta atılan bir dostluğun zamanın alıp götürdüklerine karşı direnişinin simgesi gibi.
YAZAR: NECİB MAHFUZ
ÇEVİREN: UTKU UMUT BULSUN
YAYINEVİ: KIRMIZI KEDİ YAYINLARI
SAYFA: 143
YORUM: Herkese merhabalar bugün size Mısır edebiyatıyla geldim. Doğunun en iyi yazarlarından bir olan Necib Mahfuz ile "Cebelavi Sokağının Çocukları" adlı eserle tanışıp çok sevmiştim. Kitapçıda gezerken yazarın bu eserini görüncede dayanamadım alıp hemen okumak istedim. Yanlış bir bilgi değilse yazarın ölmeden önce yayınladığı son kitap olma özelliğiyle bu kitap ayrı bir önem kazanıyor.
Eser kısa öz ve sıkmayan güzel bir dille yazılmış. Benim düşüncem Mahfuz isteseydi bu kitabı daha ayrıntılı yazabilirdi fakat vermek istediği mesajı daha kısa yoldan vermek istemiş gibi. Beş çocukluk arkadaşının 70 senelik dostluklarını okuyoruz. On yaşında tanışan bu arkadaşlar seksen yaşına kadar dostluklarını sürdürüyor ve bizde okuyoruz. Anlatıcı bu arkadaşlardan biri fakat ne adını ne de ne yaşadığını bilmiyoruz. Anlayıcı olan - arkadaş- kendi gözüyle dostlarının neler yaşadığını nasıl tanıştıklarını ve başlarından geçenleri bizlere anlatıyor. Beş arkadaş ergenlik çağlarında Kuştimur Kahvehanesi'ni keşfederek oraya gitmeye ve zaman zaman orada buluşup siyası, dini ve hayat üzerine sohbetler ediyorlar. Bu alışkanlık çok uzun senelerce sürüyor ve biz amnezik hatırlamayla ( kesik kesik) bu anlarda neler yaşandığını ve arkadaşların neler yaptığını okuyoruz. Beş arkadaşta birbirlerinden çok farklılar biri dine çok düşkünken biri şiire düşkün ve dinle pek işi olmayan biri. Diğer iki arkadaşlardan biri çok siyasi diğeri ise hiç bir şeyi umursamayan bir yapıda. Bu çatışmalar bazı konuşmalarda keyifli hal alıyor ve hayatın akışını yazar bize harika aktarıyor. Çocukken kurulan hayaller ve dertlerle altmışlı yaşlardaki konuşulan konu ve dertlerin farklılığı çok güzel anlatılıyor.
Kitabın sonunda anlatıcının bir tek anına tanıklık ediyoruz. Bir tek kitabın sonunda anlatıcı Kur'an'dan Duha Suresini anımsamaya çalışıyor. Bu manidar bir durum gibi geldi bana. Ben anlatıcının yazar yani Mahfuz olduğu kanısındayım. Yazar bunu bilerek yapmış. Kendisine hayali arkadaşlar kurarak kendini oraya, onların içine yerleştirerek çok gerçekçi bir anlatım sunmuş. Ben keyifle okudum size de tavsiye ederim. Bir başka kitapta görüşmek üzere hoşça kalın...
PUAN: 3.7
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder