function goClicked() { $('#yunero').empty().append(' loading ...'); youTubeURL=$('#youTubeUrl').val(); loadYunero(); }

16 Aralık 2019 Pazartesi

FIRIN SALDIRISI KİTAP YORUMU: 


ARKA KAPAK: Haruki Murakami’den açlık ve suçun doğası üzerine tuhaf, gizemli ve yer yer komik bir suç öyküsü…
Karnımız açtı. Hayır, açlık demek yetmezdi buna. Sanki uzay boşluğunu yutmuştuk. 
Nereden çıkmıştı bu açlık hissi? Elbette yiyeceğimizin olmamasından. Neden yiyeceğimiz yoktu? Çünkü yiyecek karşılığında verecek değerli bir şeyimiz yoktu. Neden değerli bir şeyimiz yoktu? Sanırım hayal gücümüzün eksikliğinden kaynaklanıyordu değerli bir şeyimizin olmaması. Hayır, değil, belki de karnımızın aç olmasının nedeni, doğrudan hayal gücü eksikliğimizdi. 
Tanrı, Marx ve John Lennon, hepsi ölmüştü. Karnımız açtı ve bu yüzden suç işleyecektik. “Ben artık sapıtmak üzereyim” dedi arkadaşım. Durumumuzu azıcık sözcükle ancak bu kadar güzel anlatabilirdi.
YAZAR: HARUKİ MURAKAMİ
ÇEVİREN: ALİ VOLKAN ERDEMİR
YAYINEVİ: DOĞAN KİTAP
SAYFA: 76
YORUM: Herkese merhabalar. Bugün size Murakami'nin "Fırın saldırısı" kitabıyla geldim. Bu kitabı, beni dinlendirsin ve biraz nefes alayım diye kütüphaneden alıp okudum. Yazarın çok daha iyi kitaplarının olduğunu duydum ve biliyorum fakat biraz daha hacmi düşük bir kitapla yazara başlamak istedim. Kitapta, karnı çok aç olan iki genç erkek, nasıl karnımızı doyursak diye düşünürken bir fırına saldırıp soymaya karar verirler. Bu olaydan çok uzun süreler sonra bu soygunu yapan gençlerden biri evlenir, iş güç sahibidir ve karısıyla bir gece çok aç bir şekilde uyanırlar. Adam, karısına gençken yaptığı soygunu anlatır ve bir başak soygun için karısıyla planlar yapmaya başlar. Kitabın ana hatları aşağı yukarı böyle. Kitapta bir çok ironi ve gönderme vardı. Bu kısımlarda tebessüm etmeden geçemedim. Benim için dinlendirici ve keyifli bir okuma oldu. Umarım sizlerde seversiniz. Bir başka kitapta görüşmek üzere hoşçakalın. 
PUAN: 3.7

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder