İŞTE İNSAN KİTAP YORUMU:
ARKA KAPAK YAZISI:
Nebula En İyi Kısa Roman Ödülü
“KORKU OLMADAN DİN HAYATTA KALAMAZ.”
Tolkien sonrası fantastik edebiyatın öncü ve en önemli yazarlarından olan Michael Moorcock yalnızca yarattığı efsanevi karakteri Elric’le değil, Yeni Dalga akımının yükselmesine sebep olan editörlüğüyle de türün kaderini doğrudan etkilemiş ender yazarlardan. Moorcock’ın kendi sınırlarını bile zorlayıp tabuları yerle bir ettiği bilimkurgu kitabı İşte İnsan ise Jungcu psikoloji temel alınarak yazılmış en cüretkâr zaman yolculuğu romanlarından biri.
Kafası sorularla dolu, problemli bir genç olan Karl Glogauer, İsa Peygamber’in son aylarına tanıklık etmek için zaman makinesiyle 1970 yılından M.S. 29 yılına yolculuk eder. Kutsal Topraklar’da Vaftizci Yahya ile karşılaşan Glogauer, bu mucizelerle dolu bölgede Nasıra’ya ulaşmak ve İsa’yı bulmak için yola çıkar.
İsa’yı bulduğunda ise hikâye oldukça çetrefilli bir hal alır zira bu tarihi figür, Nasıra’da bir marangoz dükkânının gölgelerinde saklanan ve değil peygamber olmak, hayatta kalmak için bile başkalarına ihtiyaç duyan bir insandır. Gelecekte vuku bulmuş geçmişinin peşini bırakmayan hayaletleriyle, insanlık tarihinin olması gerektiği gibi yaşanmasını sağlamak için harekete geçen Glogauer, hem yolculuğun sonuna hem de sorularının yanıtlarına adım adım yaklaşır.
Tarih değişmesin diye tarihe müdahale etmenin bedeli nedir? Fikir mi gerçekliğin sebebidir yoksa gerçeklik mi fikrin?
İşte İnsan, yanlış sorulara verilen doğru bir cevap.
YAZAR: MICHAEL MOORCOCK
ÇEVİREN: BARIŞ TANYERİ
YAYINEVİ: İTHAKİ
SAYFA SAYISI: 169
YORUM:
Hepinize merhabalar bu gün bilim kurgu klasiklerinin başında gelen isimlerden biri ile karşınızdayım. İŞTE İNSAN.
Bu kitap benim favorilerime girdi çok beğendiğim bir bilim kurgu romanıydı. Ben bu şekilde yazılan gerçeğe dayanarak yazılan bilim kurguları daha çok seviyorum. İlgi alanıma da giren bir konusu olduğu için hemen alıp zevk ile okudum. Son da söyleyeceğimi başta söyleyeyim bu kitaba bayıldım ve herkese öneririm. Hadi konusunu anlatalım biraz.
Konusu arka kapak yazısında gayet güzel anlatılmış ama bir de benden dinleyin.
Karl kafası çok karışık bir genç adam kafasında çok büyük soruları var ve dini inançlar üzerine bir anlam arayışına giriyor. Bu anlam arayışı boyunca bir çok yetenekli insanlarla tanışıyor dini konuları tartışıyor yeri geliyor eleştiriyor yeri geliyor savunuyor ama aklında bir din yaşıyor.
Bu inancını bir gün bir arkadaşının yaptığı zaman makinesi sonsuza kadar değiştiriyor. MS. 29 yılına ışınlanıyor ve İsa peygamberi tanımak, yaptıklarına şahit olmak istiyor bir yandan da tarihi değiştirmemek için elinden geleni yapıyor.
Yazarın dili biraz garip MS.29 da ki olayları okurken birden karakter geçmişe, normal yaşantısındaki hayatına dönüyor ve bu iki yaşantısını eş zamanlı olarak anlatmaya başlıyor.Ama bu dil beni çok rahatsız etmedi bir kaç sayfa sonra bu duruma alıştım.
Hristiyanlık tarihine merakınız varsa bu kitapta size ufak tefek şeyler kazandırabilir en azından araştıracağınız bir konu sunar buna eminim.
Bu yorum bu kadardı umarım alıp okursunuz elinizde varsa kesinlikle bekletmeyin derim. Hoşçakalın.
PUAN: 5.0
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder