function goClicked() { $('#yunero').empty().append(' loading ...'); youTubeURL=$('#youTubeUrl').val(); loadYunero(); }

19 Mart 2025 Çarşamba

BEN SADECE KUŞLARI SEVERİM KİTAP YORUMU :

 

ARKA KAPAK YAZISI :  Ben sadece kuşları severim. Öyle hepsini de değil. Sadece iki kuş vardır beni kendisine çeken. Çünkü benim yaşamım onlarda gizlidir. Herhangi bir belgeselde tesadüfen karşınıza çıkan iki kuş, aslında benim hayatımın bir özeti de olabilir: gugukkuşu ve balkılavuzu. Bu iki kuşu o kadar çok severim ki sağ omzumda balkılavuzu kuşunun büyükçe bir dövmesini, sol omzumda ise yine aynı ebatlarda bir gugukkuşunu taşırım. 

Yıllarca Balkılavuzu olarak anıldım. Yapmadığım kötülük var mı bilmiyorum, ayrıca aldığım hiçbir  sorumluluğu hatırlamıyorum. Hayatımın günahlarla dolu olmasını  umursamıyorum. Yaptıklarımdan asla pişman olmadım.

Şimdi sana gerçek beni anlatacağım. Şimdi seni şeytanla tanıştıracağım. Eğer buna hazırsan, kitabın ilk sayfasını açmanı bekliyorum.

Kerem Ilgar’ın Ben Sadece Kuşları Severim adlı romanı bir kötülüğün resmini çiziyor; kötülük, romantik ve adil betimlemelerden ziyade tüm saflığıyla ete kemiğe bürünüyor ve bizleri, insanın korkutucu gerçekliğiyle tanışmaya davet ediyor.

YAZAR : Kerem ILGAR

YAYINEVİ : Düşbaz Yayınları

SAYFA SAYISI : 123

YORUM: Herkese merhaba. Size bugün benim için okuması çok gurur veren bir kitaptan bahsedeceğim. Neden gurur veren diyorum ? Çünkü yıllardır emeklerinin karşılığını bekleyen Kerem’in emeğinin karşılığını okudum her satırda. Bu çok gurur vericiydi. Keremin bu kadar etkileyici bir kitap yazmış olmasını çok takdir ediyorum. 

  Aslında bu benim Keremin kitabı hakkında yazdığım ilk yorum değil. Ben diğer kitaplarını da yayınlanmadan öncesinde de sonrasında da keyifle okudum. Ama bu sefer Keremin yazdığı hikayeye Düşbaz yayınlarının somut bir şekilde değer vermesi beni çok mutlu etti. Kitabın kapağı, iç tasarımı her şey de yapılan özeni ve verilen değeri gördüm. Kerem’in Düşbaz yayınları ile yollarının kesişmesine gerçekten çok sevindim

  Neyse biraz fazla uzattım hemen kitap hakkında düşüncelerimden bahsetmek istiyorum. Kitabın tanıtımında yer alan ‘’ Kerem Ilgar’ın Ben Sadece Kuşları Severim adlı romanı bir kötülüğün resmini çiziyor; kötülük, romantik ve adil betimlemelerden ziyade tüm saflığıyla ete kemiğe bürünüyor ve bizleri, insanın korkutucu gerçekliğiyle tanışmaya davet ediyor.‘’ kısmı aslında kitap hakkında her şeyi özetliyor. Yazar ‘’Şimdi seni şeytanla tanıştıracağım.Eğer buna hazırsan, kitabın ilk sayfasını açmanı bekliyorum’’ diyor.  İşte bu noktada bu kitabı herkesin okumaya cesaret edebileceğini düşünmüyorum. Kitap gerçekten çok sert bir dille ve filtresiz yazılmış. Her sayfada bir tokat etkisi yaratıyor. Açıkçası sindirmesi zor , çok düşündüren, insanın aklıyla oynayan bir kitap. Bir o kadarda akıcı insanı içine alıyor. 

  Kötülük içine yuva yapmış Ahlat’ın kötülüğün ahengine kapıldığı hayatını okuyoruz. Açıkçası bir çok yerde ‘yok artık!’’ diyorsunuz ama olaylar geliştikçe dahada karanlığa bürünüyor kitap. Ben bir çırpıda okudum. Sizinde bu kitabı okumanızı bu kitaptan payınıza düşeni almanızı öneririm. Şimdiden iyi okumalar dilerim💖

5 Mart 2025 Çarşamba

RAHATSIZ MARKET KİTAP YORUMU :

 

ARKA KAPAK YAZISI :  Marketin insanların periyodik şekilde gidip geldiği bir yer, müşteri ya da çalışan ayırt etmeksizin bir süre kalıp ayrıldıkları bir alan, insanların çantalarını ya da ceplerini doldurmak için uğradığı bir benzinlik oluğunu iyi biliyordu. Bense bu benzinlikte sadece benzin doldurmadım, arabamı da tamir ettim. 

Seul’ün Cheongpa Mahallesi’ndeki sıra dışı bir markette geçen ve her bölümün farklı bir karakterin gözünden aktarıldığı bu samimi roman, merkezine gizemli bir çalışan ile marketin yaşlı sahibini alır. Emekli bir tarih öğretmeni olan market sahibi Yeom, kendisine yardım eden ve Seul İstasyonu’nda yaşayan evsiz Dokgo’ya iş verir. Her biri kendince zor zamanlardan geçen müşteriler ve elemanlar, ilginç bir şekilde bu gizemli çalışanın etkisi altında kalırlar. Herkes kendi ön yargılarıyla onu gözlemlerken özel bir dedektifin gelişiyle işler beklenmedik bir dönüm noktasına ulaşır. Kimsenin tanımadığı bu esrarengiz yabancı, markete “rahatsız” bir hava katsa da zamanla hem market onu hem o buraya yolu düşen insanları değiştirecek, küçük bir köşedeki bu izbe ve rahatsız alan güçlüklerle mücadele eden insanların rahatlayıp gülümseyebileceği sıcak bir ortama dönüşecektir. 

Kim Ho-yeon’un kaleme aldığı Rahatsız Market, Kore’de 2022 yılının en çok satan romanı oldu. Kore Ulusal Kütüphanesi Yılın Kitabı, Yes24 Yılın Kitabı ve Kore’nin öncü e-kitap platformlarından Millie’s Library Yılın Sesli Kitabı ödüllerine layık görüldü. Roman, bir radyo tiyatrosunun yanı sıra Kore’de popülerlik kazanan bir müzikale uyarlandı, bir televizyon dizisiyse prodüksiyon aşamasında. 

YAZAR : Kim Ho-yeon

ÇEVİRMEN :Betül Tınkılıç

YAYINEVİ : Salt Okur 

SAYFA SAYISI : 228 

YORUM:  Herkese merhaba! 

  Bugün yine Kore Edebiyatı’ndan harika bir kitaptan bahsetmek için buradayım. Aylardır hiç Kore dizisi izlemedim (Sadece sekiz bölümlü Death's Game dışında😅), ama okuduğum kitaplar sayesinde sanki her biriyle bir dizi bitirmiş gibi hissediyorum. Bu kitap da tam olarak bana o tatlı bir Kore dizisi izlemişim hissini verdi.💞

Kitaptan kısaca bahsedecek olursam:

 Her şey, ana karakterimiz evsiz Dokgo’nun, emekli bir market sahibinin çalınan parasını kurtarmasıyla başlıyor. Bu iyiliği karşılıksız kalmıyor ve market sahibi teyzenin isteğiyle Dokgo, markette çalışmaya başlıyor. Hafızası pek yerinde olmayan ve alkol bağımlılığıyla boğuşan Dokgo’nun bu küçük dükkânda çalışmaya başlamasıyla hayatı adım adım değişmeye başlıyor. Ama asıl etkileyici olan, onun bu süreçte dokunduğu insanların hayatları..

  Ben, böyle çok karakterli ve farklı yaşam öykülerini anlatan kitapları her zaman sevmişimdir. Bu kitapta da her karakterin hikâyesine yüzeysel ya da derinlemesine değinilmiş ve her birinin arka planında gizli kalmış duygular, travmalar, umutlar var. Olay örgüsü o kadar güzel işlenmiş ki sayfalar su gibi akıp gidiyor. Özellikle sona yaklaştıkça tüm olayların birbirine bağlanması ve sırların ortaya çıkışı, kitabı daha da heyecanlı hale getiriyor.

  Dokgo karakterini ve ona iş veren teyzenin sıcak, şefkatli ruhunu çok sevdim. Kitabı büyük bir keyifle okudum ve "İyi ki okumuşum!" dedim. Hem içimi ısıtan bir dizi izlemişim gibi hem de müthiş bir kitap okumuş gibi hissettim. Kore Edebiyatı’na ilgi duyan herkese gönülden tavsiye ederim. Şimdiden iyi okumalar dilerim !💗