Dàxi imparatorluğuna kadim bir kötülük musallat olmuştur. Halka korku salan toplu zehirlenmelerin yarattığı kargaşa ortamında Sürgün Prens gücü ele geçirip ejderha tahta çıkmak için geri dönmüştür. Kang saraydan ve entrikalarından hoşlanmasa da babasının yanında durup övgülerini toplamak tek arzusudur.
Çay yapma sanatının güçlü büyücülerinden olan Ning ise sürgüne gönderilen Prenses Zhen ve sadık muhafızıyla bir yolculuğa atılır. Zhen’in tahtını geri alması için imparatorluğu boydan boya aşacak ve müttefikler bulacaklardır. Bu esnada Altın Yılan hâlâ Ning’in kâbuslarını rahat bırakmıyordur. İnsanların basit savaşlarından çok daha fazlasının kapıda olduğu ortaya çıktığında Ning kendini kanıtlamak, Kang ise şüphelerine kulak vermek zorunda kalacaktır.
Yolları sürekli karşı taraflarda kesişen bu ikilinin beraber çalışması dünyanın yıkımının önündeki tek engeldir.
“Heyecan uyandırıcı… Çay Kitabı ikilemesine müthiş tatmin edici bir son…
Okurlar daha fazlası için yaygarayı koparacak.”
–School Library Journal
“Lin’in kalemi canlı betimlemeleriyle okuru doğrudan büyülü ve tehlikeli bir dünyanın içine çekiyor. Karanlık ve Tatlı Zehir’de büyü, mitoloji ve halk masaları kurguya kusursuzca yedirilmiş.”
–One Book More
YAZAR: Judy I. Lin
ÇEVİREN: Serpil Çelebi
YAYINEVİ: İndigo Yayınları
SAYFA SAYISI : 353
YORUM: Herkese merhaba. Zehirde Demlenen Büyü'nün hemen arkasına ikinci kitap olan Zehirde Demlenen Büyü'yü de okumak istedim. Bu kitaba başladım ama kitabın ortalarını biraz geçtikten sonra vizelerden dolayı bir aydan fazla bir süre ara vermek zorunda kaldım. Tek şansım en heyecanlı yerde kitaba ara vermiş olmamdı. Bu nedenle kaldığım yeri unutmadım ve tekrar başladığımda kitabı unutmadan devam edebilmiş oldum. İlk kitaba göre olaylara odaklanmam zor oldu. İlk kitap bana daha heyecanlı ve sürükleyici geldi. !1ay ara verdiğim için aylardır bu kitabı okuyormuşum gibi hissettiğimden sonlara doğru hemen bitsin istedim. Yine de seriye genel olarak bakacak olursam konusu güzel bir seriydi. Bir sürü bitki ismi öğrendim. Çincelerine göz attım bu benim için artı bir şey oldu. Türkçe kitap okuyup Çince kelime dağarcığıma sözcükler katmak hoşuma gitti. Kitapta ara ara Çin kültürüne ait şeylere de yer verilmişti. Bunu görmekte hoşuma gitti. Ning unutamayacağım karakterler arasına girmiş oldu. Çaylarla büyü yapmak süper bir fikir bence. Yazarın bu konuyu böyle uzun soluklu bir romana çevirmesi bende hayranlık uyandırdı. Kitabın dili güzeldi. Bazı yerlerde anlatımda kopmalar yaşadım ama yazarın ilk kitabı olması nedeniyle bunları görmezden geldim. Çin'e Çin'in kültürüne ve özellikle çaylarına ilginiz varsa okumanızı kesinlikle tavsiye ederim. Şimdiden iyi okumalar dilerim. Hoşça kalın.💙
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder