function goClicked() { $('#yunero').empty().append(' loading ...'); youTubeURL=$('#youTubeUrl').val(); loadYunero(); }

12 Aralık 2023 Salı




 YOL AYRIMI KİTAP YORUMU: 

ARKA KAPAK: “Bizden bir evveli nesil mağlubiyet ve inkırazı tanımıştı. Bizden sonrakiler de yeni devrin zorluklarıyla karşılaştılar. Arada bir avuç iyimser kaldı ve kazandı.”


İnsanın fıtratı zorluklar karşısında mı ortaya çıkar yoksa zorluklar aşılıp da fırsatlar belirdiğinde mi?
Eserlerinde toplumsal süreçler neticesinde insan fıtratına dair en mahrem detayları, en gizli yanları büyük bir cesaretle ortaya döken Kemal Tahir, “Esir Şehir” üçlemesinin son halkası olan Yol Ayrımı’nda bu sorunun peşine düşüyor. Millî Mücadele’nin zaferle sonuçlanmasının akabinde 1930’lu yıllardaki Serbest Fırka deneyimini fon edinerek birbiriyle iktidar mücadelesi veren bürokrat ve aydın kadroların, eşiğine gelip durduğu yol ayrımından bakıyor dünyaya.

Maskeleri düşüren, insanın fıtratını ortaya çıkaran bir yeni dünya ihtimalinde ve oynanan köşe kapmacada Kemal Tahir’in gerçek insanlarına düşen, belki de sadece hayal kırıklığıdır.
Kemal Tahir’in hayattayken yayımlanan son romanı olan Yol Ayrımı bir yüzleşme daveti. Muharebelerin ardından barış gelir, cepheler terk edilir ve insan, yeni ve en güçlü düşmanı olan kendini karşısında bulur. Sert gerçekleri idrak etmek için cesur bir bakış gerekir. Cemil Meriç’in de değindiği gibi bu bakış, Kemal Tahir’de fazlasıyla vardır.

“Kemal Tahir; bütün kepazelikleri, bütün rezillikleri görmüştür. Hapishaneyi, yapılan rezilliği, Batılılaşmayı çıplaklığıyla, acılarıyla yaşamış ve aşağı yukarı ilk defa olarak Türkiye’de nasıl bir oyuna geldiğimizi, nasıl bir açmaza girdiğimizi söylemiştir.”

YAZAR: KEMAL TAHİR

YAYINEVİ: KETEBE YAYINLARI

SAYFA: 455

YORUM: Herkese merhaba bugün sizlere Esir Şehir üçlemesinin son kitabıyla geldim. Kemal Tahir bu roman serisini bir tarihçi titizliği ile hazırlamış buna hiç şüphe yok. Ben tüm seriyi severek okudum. İlk iki kitap çok yakın zamanlarda geçerken üçüncü kitapta on sene kadar ileriye gidiyoruz yıl 1930...  Cumhuriyet ilan edilmiş Atatürk ülkeyi yönetmek için çırpınırken halkın huzursuzlukları çerçevesinde Serbest Parti'nin kuruluşu planlanıyor. Ülkenin içerisindeki muhalefeti, halkın nelerden rahatsız olduğunu okurken bir yandan da yeni kurulmuş genç devletimizden faydalanmak isteyenlerde yok değil... 
İkinci kitapta bıraktığımız Kamil Bey artık mahpusluktan kurtulmuştur fakat çok sevdiği kızı onu öldü bildiği için on senedir göremediği kızının hasretini çekiyor. Bir yandan da diğer kitaplarda yer alan çocuklar büyümüş ve gazetecilik yapmak için uğraş veriyorlar. Bunlardan biri de Kadir. Ramiz'in oğlu kadir... İşte bu kurgusal düzlemde 30'lu yılların İstanbul'unu okuyoruz.  Ben bu üçlemeyi gerçekten çok sevdim. Tarihsel kurgusu, gerçek kişilerin karakter olarak kullanılması çok başarılıydı. Şimdiden iyi okumalar... 

PUAN: 4.0

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder